Dünyanın ahvali bugünlerde pek parlak değil… Tam hayatımızı iki yıldır esir alan Covid-19 belasını başımızdan defediyoruz diye sevinirken, ülke olarak 2022 yılında ekonomimiz büyümeye yönelik ivmelenmeyi sürdürme aşamasında iken, hemen dibimizde Karadeniz’de çok iyi komşuluk ilişkileri sürdürdüğümüz, dış ticaret ortaklarımız olan iki ülke arasında savaşın başlaması hiç iyi olmadı. Savaş, küresel makro dengeleri şimdiden önemli ölçüde sarsmış durumda...

Türkiye olarak pozisyonumuz çok net… Her iki ülke ile çok iyi ilişkilerimiz var ve bu savaşın bir an önce durmasını, üzüntüyle izlediğimiz insanlık trajedilerinin son bulmasını istiyoruz. Türkiye, krizin başlangıcından bu yana taraflarla görüşebilen ülke konumunda olurken, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, her iki ülkenin lideriyle devamlı temasta bulunarak barışın tesisi için harcadığı yoğun çabayı takdirle izliyoruz. Ülkemizin, Mart ayı içinde biri Antalya diğer İstanbul’da olmak üzere taraflar arasındaki barış müzakerelerine ev sahipliği yapması bu çabaların en somut göstergesi olarak dikkat çekiyor. İstanbul’da yapılan son toplantıda barış rüzgarlarının esmesi umutlarımızı artırdı.  

Bir ayı geçen savaşın daha uzun sürmesi halinde ülkemizin de öncelikli olarak enerji, tarımsal ürün ticareti ve turizm alanlarında ciddi olumsuzluklar yaşayacağı aşikâr… Hal böyle olunca Mart ayı gündemimizin en yoğun ve önemli konusu Ukrayna-Rusya savaşı ve sektörümüze etkileri oldu.

Denizcilik sektörü olarak bu krizde önceliğimiz Ukrayna limanlarında mahsur kalan başta gemi insanlarımız olmak üzere Türk sahipli gemilerimizin sağ salim, güvenli bir şekilde dönebilmeleridir. Bu konuda krizin başlangıcından bu yana sorunu çok yakından takip ettik, devletimizle koordine bir çalışma yürüttük, gelişmelerden üyelerimizi haberdar ettik. Ticaret, Dışişleri, Ulaştırma ve Altyapı ile Milli Savunma Bakanlıklarımızın limanlarda bekleyen gemilerin güvenliği ve tekrar Türkiye’ye doğru yola çıkabilmeleri için gösterdikleri yoğun gayreti takdire şayan bulduğumuzu söylememiz gerekiyor.  

İkinci önemli mesele; Ukrayna limanlarındaki mayınlar konusu hakikaten çok endişe verici bir hale geldi.  Nitekim İstanbul Boğazı'nın Karadeniz girişinde Sarıyer Türkeli Demirleme Sahası’nda ve Bulgaristan sınırına yakın İğneada açıklarında tespit edilen mayınlar, bölgede teyakkuz halinde bulunan Deniz Kuvvetlerimiz tarafından etkisiz hale getirildi. Bu konuda önlemlerin alınması, Karadeniz’de gemilerin güvenli seyri ve deniz ticaretinin sorunsuz bir şekilde yapılmasının sağlanması taleplerimizi devletimizin ilgili kurumlarına ilettiğimizi belirtmek isterim.   

Ayrıca; sigorta konusunda da Karadeniz’in önemli bir bölümü riskli bölgeler kapsamına alınmış, bölge ile ticaretini devam ettirmek niyetinde olan veya bölgede mahsur kalmış gemilere yönelik fahiş teminatlar gündeme gelmiştir. Yüksek primler gemi sahipleri üzerinde de büyük bir yük oluşturmaktadır. Sigorta sorunlarının çözümüne yönelik Türk P&I ve Türk Reasürans A.Ş. tarafından yürütülen çalışmaların kısa zamanda sonuç vermesini bekliyoruz.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan süreçte ABD, Birleşik Krallık, Avrupa Birliği ve İsviçre tarafından açıklanan tedbir ve yaptırım kararları gün geçtikçe derinleşmekte ve genişletilmektedir. Bu kısıtlamalar ve yaptırımlar bölgede ticaret yapmayı her geçen gün zorlaştırmaktadır.  

Odamız, tüm bu sorunlar hakkında üyelerimizi bilgilendirmek amacıyla 21 Mart Pazartesi günü “Rusya’nın Ukrayna’ya Askeri Müdahalesinin Türk Deniz Taşımacılığında Yarattığı Sorunlar ve Çözüm Önerilerinin Değerlendirilmesi’’ konulu çevrimiçi Webinar düzenledi. Toplantıya, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü, Dışişleri Bakanlığı Denizcilik, Havacılık ve Hudutlar Genel Müdürlüğü, Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü ve İthalat Genel Müdürlüğü, ilgili diğer kurumların yetkilileri ile deniz taşımacılığı konusunda müzahir kuruluşlarımız, armatör, gemi işleten, donatan üyelerimiz katıldı. Webinara ilgili bakanlıklardan 4 genel müdür, 1 genel müdür yardımcısı ve 2 daire başkanının katılması Devletimizin sektörümüzün sorunlarının çözümüne verdiği önemi göstermiştir. Bizlere zaman ayırarak bu toplantıya katılan ve üyelerimizin sorularına açıklıkla yanıt veren idaremiz yetkililerine teşekkürlerimi sunuyorum.

Bu konu, İstanbul’daki Odalar ve Borsa Başkanlarının katılımıyla yılda 2 kez yaptığımız toplantılar kapsamında 29 Mart’ta gerçekleştirdiğimiz 2022 yılı ilk toplantısının da ana gündem maddesi oldu. Rusya-Ukrayna savaşının Türk özel sektörüne, İstanbul Ticaret ve Sanayine etkilerini, yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini ele aldık.

Sonuç itibarıyla dünyanın sükunete ihtiyaç duyduğu bir zamanda inşallah aklıselim galip gelir, bu savaş bir an önce biter, Karadeniz’de barış ve istikrarı bir an önce yeniden tesis etmek mümkün olur.

Nisan ayı mübarek günlere ev sahipliği yapıyor. 2 Nisan’da, gönüllerimizi aydınlatan, sofralarımıza bereket getiren Ramazan ayı başlıyor. 27 Nisan’da Kadir gecesini idrak edeceğiz. Mübarek gün ve gecelerin kalplerimize huzur, işlerimize bereket, ailemize, ülkemize ve İslâm âlemine hayırlar getirmesini, dualarımızın kabul olmasını diliyorum.

23 Nisan’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 102. yıldönümü ile Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayacağız. Kurtuluş savaşımızın Başkomutanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ilk Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyor, çocuklarımızın bayramını kutluyorum.

Kalın sağlıcakla…