• Anasayfa
  • |
  • MARPOL EK IV: Denizlerdeki Atıksu Kaynaklı Kirlilik Nasıl Önlenir?

MARPOL EK IV: Denizlerdeki Atıksu Kaynaklı Kirlilik Nasıl Önlenir?

Gemide atık yönetiminin, gemi ekibi için teknik olarak tam zamanlı bir iş olduğu söylenmektedir. Bazı gemilerde üretilen atıklar günlük binlerce tona ulaşabilir. Bu atıklar yağ atığı, hava kirliliği, kargo kalıntıları gibi operasyonel faaliyetlerden üretilen atıklar ve çöp ile atıksu gibi insan kaynaklı atıklar olarak ikiye ayrılabilir.

   Gemi tarafından üretilen atıksu, mürettebatın sayısına ve geminin cinsine bağlı olarak değişebilir. Bir kişiden günde ortalama 0.01 ve 0.06 m3 arasında atıksu üretildiği varsayıldığında büyük turistik yolcu gemileri günlük 170,000 gallon atıksu üretebilir.

 

Atıksu Tanımı:

   Gemide üretilen kanalizasyon atıkları, siyah su ve gri su olmak üzere iki kategoriye ayrılabilmektedir. Birlikte atıksu olarak tanımlanmaktadırlar.

 

Gemide üretilen Siyah su aşağıdaki atıkları içermektedir:

-Drenaj kaynaklı atıklar ve tuvalet ile pis sulardan kaynaklı diğer atıklar,

-Tıbbi dispanser veya gemi revirinde bulunan küvet, lavabo ve frengi deliklerinde su tahliyesinden oluşan atıklar,

-Kargo ambarında bulunan canlı hayvanlardan veya bunun gibi alanlarda drenajla karışan atıksulardan oluşabilir.

 

Gemilerde üretilen gri su aşağıdakileri içermektedir:

-Gemi mutfağında bulaşık suyu ve lavabolardan gelen atıksular,

-Kabin duşları, banyolar ve lavabolardan gelen atıksular,

-Çamaşırhane suları,

-İç güverte şebekelerinden gelen atıksular,

-Buzdolabı ve klimaların yoğuşma sularından oluşabilir.

 

   Arıtılmamış atıksuda nitrat, fosfat ve organik madde konsantrasyonları bulunmaktadır. Bu maddeler, içinde bulunan bakteri yoğunluğunun fazla olmasından dolayı göller nehirler ve denizlerde bulunan oksijeni hızlı bir şekilde tüketerek doğal yaşamın deniz çevresinde kalmasını zorlaştırarak kirliliğe sebep olmaktadır.

 

Atıksu İçin Kural- MARPOL EK IV

 

Gemiden deşarj edilen atıksular MARPOL EK IV altında kurallarla düzenlenmiştir.

 

Kuralın belirttiğine göre:

-Uluslararası sularda seyahat eden ve içinde minimum 15 kişinin bulunduğu 400 GT ve üstü gemilerde uygun kapasitede atıksu tankı veya onaylanmış atıksu arıtma tesisi(STP) yada her iki seçenekte bulunmak zorundadır.

-Eğer gemide ham atıksuyu arıtabilecek ve biyokütlesi parçalanmış ve dezenfekte edilmiş atıksuyu deşarj edebilecek onaylanmış atıksu arıtma tesisi var ise deşarja izin verilir. Bu düzenlemeyle en yakın karadan 3 deniz milinden fazla uzaklıklarda ve geminin 4 knot ve üzeri hızlarda olduğu yerlerde deşarja müsaade edilmektedir.

-Kabotaj seferi dışına çıkan kargo gemileri (dolaştıkları alana bağlı olarak) arıtılmamış atıksularını en yakın karaya 12 deniz milinden daha uzakta olmaları ve hızlarının 4 knot ve üzeri olması koşuluyla deşarj edebilirler.

-Gemi, yönetim tarafından önerilen oranda atıksuyun deşarjını yapmalıdır.

-Gemiden yapılan deşarj, aşağıda belirtildiği üzere süpürme hacminin 1/200,000 oranı ile sınırlıdır.

 

DRmax = 0.00926 V D B

DRmax: İzin verilebilir maksimum deşarj oranı (m3/saat),

D: Draft (m) Geminin su altında kalan kısmı

B: Geminin Eni (m)

 

Özel Alanlar

   Ocak 2013 ayında zorunlu hale gelen MARPOL EK IV'deki son değişikliğe göre Baltık Denizi atıksu deşarjı kuralı için ilk özel alan olarak kabul edilmiştir. Bu kural, denizlerde ve kıyılarda atıksu kaynaklı kirliliğin ana sebeplerinden olan yolcu gemilerini hedeflemektedir.

   Bu kural Baltık Denizi bölgesine arıtılmamış atıksuyun deşarj edilmesini yasaklamıştır. Gemide üretilen arıtılmamış ham atıksu, deşarj öncesi STP ile arıtılabilir veya toplanmış atıksu kıyı tesislerine aktarılabilir.

   Kurulmuş atıksu arıtma tesisine sahip ve arıtılmış atıksuyunu özel bölgelere deşarj etme niyetinde olan yolcu gemileri, yönetim tarafından yapılan sertifika uygunluk testi esnasında, ayrıca nitrojen ve fosfor ayrıştırma standartlarına tâbi olacaklardır.

 

MARPOL Ek IV 11.3 kuralında bulunan özel alanlardaki deşarj gereksinimleri, Baltık Denizi Özel Alanı'nda aşağıda belirtilen gemiler için yürürlüğe girecektir:

 

1)İnşaa sözleşmesi 1 Haziran 2019'da veya sonrasında yapılan yada 1 Haziran 2021'den itibaren teslim edilen yeni yolcu gemileri.

2)Bu noktada belirtilenler dışında, 1 Haziran 2021'den itibaren mevcut olan tüm yolcu gemileri

3)Mevcut yolcu gemileri için 2 yıl ilave süre verilecek diğer bir deyişle 1 Haziran 2023'ten itibaren, özel alanların dışındaki limanlara giden veya bu limanlardan gelen gemiler ile 28˚10′ D boylamının doğusunda bulunan limana giden veya oradan gelen ve özel alanın içerisinde başka hiçbir limana uğramayan gemiler (St. Petersburg bölgesi ile Kuzey Denizi arasındaki bulunan doğrudan kanallar)

 

Atıksu Kuralındaki Eksiklikler

-MARPOL EK IV'te belirtilenden daha az kişi taşıyan, iç sularda dolaşan feribotlar ve gemilerden bahsedilmemektedir. Ancak yasal yönetmeliklerin dışında kalan ve atıksu deşarjı yapan daha küçük bazı tekneler de bulunmaktadır.

-Yatlar ve küçük botlar gibi turizm ve eğlence amaçlı tekneler MARPOL kuralının içeriğinde yer almamaktadır. Aslında, özellikle fazlaca turist bulunan ülkelerde bu tekneler deniz kirliliğini yüksek oranlarda arttırmaktadırlar.

 

Gemilerde bulunan atıksuları arıtmak için yapılan düzenlemeler

   Açık denizlere giden ve özellikle özel alanlarda veya kıyı alanlarının yakınında bulunan bütün gemilerde, atıksuyu tutmak veya arıtmak için(deşarj etmeden önce) özel düzenlemeler yapılmıştır. Aşağıda atıksuyu tutmak veya arıtmak üzere gemide yapılan düzenlemeler anlatılmaktadır:

 

1.Tutma Tankı: Tutma tankı genellikle arıtma ekipmanının olup olmadığına bakılmaksızın gemide bulundurulur. Atıksu tutma tankının kapasitesi; geminin operasyonu, yolculuğu ve gemideki mürettebat sayısına bağlıdır. Tutma tankı, içinde bulunan miktarı görsel olarak belirtme özelliğine sahip olmalıdır.

 

2. Parçalama ve Dezenfeksiyon Ekipmanı: Gemiler kanalizasyon atıklarını küçük parçalara ayıran öğütücü filtre ekipmanlarına sahip olabilirler. Filtre, katı ve sıvıları parçalanmış kanalizasyon atığından ayırır. Kimyasal arıtma parçalanmış slacı dezenfekte etmek için uygulanır daha sonra küçük bir tankta muhafaza edilir. Kanalizasyon atığından ayrılan sıvılar, kimyasallar ile dezenfekte edilir ve sonra ince filtreler ile filtrelenir. Bakteriden ve katılardan ayrılmış sıvılar tuvalet sifonlarında tekrar kullanılabilir. Katı slaç ise kıyı alım tesisine verilir.

 

3. STP: Gemi ayrıca onaylanmış atıksu arıtma tesisi ile donatılabilir(en sık kullanılan tipi biyolojik veya aerobik parçalamaya dayalı sistemlerdir). STP kullanımında en büyük avantaj, çıkış suyu ve arıtılmış atıksuyun açık denizde herhangi bir yere deşarj edilebilmesidir.

 

Atıksu Sistemi ile ilgili En Sık Karşılaşılan Sorunlar

   Gemi, MARPOL Ek IV değerlerine uygunluk için atıksu tutma tankı veya atıksu arıtma tesisi ile donatılmış olabilir. Aşağıda atıksu sistemini kullanırken mürettebatın karşılaştığı en sık problemlerden bahsedilmektedir:

-Tuvalete atılan katıların taşınımı, insan saçı ve diğer partiküller/öğeler sebebiyle sistem çıkış ekipmanında oluşan aksamalar.

-Bu birikintiler özellikle bentlerde olmak üzere boruların iç yüzeyinde hasara sebep olabilir ayrıca hattı tıkayabilir.

-Kaynağında uygunsuz kullanma sebebiyle ekran filtresinin sürekli tıkanması, diğer bir deyişle kabin tuvaletlerine doğada biyolojik olarak bozunmayan ve katıların taşınımını sağlayan kağıt, paçavra, plastikler ve tenekelerin vs. atılmasıdır.

-Vakumlu tesislerde, boru veya valf sızıntıları sebebiyle vakum işlevinin kaybı çok sık meydana gelmektedir.

-Vakum sistemli STP'ler basıncı azaltmak amacıyla boşaltma pompası ile birlikte temin edilmektedir. Ancak boşaltma pompasının başlığı tıkandığında etkisiz hale gelebilir ayrıca işlemi engelleyebilir.

-Ham atıksuyu tutma tankına veya STP'ye taşıyan atıksu boruları korozyona ve hasara maruz kalabilir. Bu durum tıkanmalara sebep olup bütün atıksu sistemi operasyonunu etkileyebilir.

-Biyolojik arıtma tesisi veya aerobik parçalama sistemi, bakterilerin ham atıksuyu ayrıştırmasıyla işlemektedir. Gerekli bakım yapılmadığında örneğin; basınçlı hava üfleyicileri yeterli havayı veya kimyasalı sağlayamazsa veya tuvaletlerde uygun olmayan temizleme maddesi kullanılırsa bakterilerin ölümüne yol açabilir.

-Deşarj pompası seviye sensörleriyle donatılmıştır, uygun seviyelerde otomatik olarak deşarjı başlatır veya durdurur. Mekanik seviye kontrol cihazı, katıların ve birikintilerin seviye okuyucu şamandıra üzerinde toplanması sebebiyle şamandıranın doğru seviyede bulunamamasından dolayı pompanın açılmasını veya kapanmasını engellemektedir.

-Eğer tankda uygun bir bakım yapılmazsa sistemde koku yayılımı baş gösterebilir (bozuk yumurta kokusuna benzer şekilde), bu durum tankın anaerobik duruma geçtiğinin göstergesidir.

-Arıtılmış atıksuyu arıtma tesisinden deşarj etmeden önce genellikle klorlama tankına bağlı dozaj pompası veya manuel olarak klorlama tabletleriyle klorlama haznesinde dezenfekte edilmektedir. Bazen bu durum gözden kaçabilir ve atıksuda klor içeriği azalabilir. Deşarj esnasındaki genel klor oranı 5 ppm'dir.

 

Liman Devleti Kontrolünde(PSC) atıksu sisteminde hangi unsurlar denetlenmektedir?

   Gemi limana yanaştığında, liman devletini temsilen bir denetçi gemiyi eksiklikler konusunda denetleyebilir. PSC yetkilileri tarafından en çok denetlenen alanlar, atıksu sistemini de içermekte olan geminin kirlilik önleme sistemleridir. PSC sörveyörü aşağıda belirtilenleri denetleyebilir:

1)STP, mürettebat tarafından doğru bir şekilde işletiliyor mu?

2)Mürettebatın tümü uluslarası ve yerel yönetmelikleri biliyor mu?

3)Atıksu deşarj valfi, gemi limanda iken kapalı ve mühürlü mü?

4)STP'nin iç haznesi temiz mi? (Metal hasarı var mı?)

5)Gemideki güvenlik yönetim sistemi, arıtma tesisinin düzenli kontrollerini ve bakımlarını içeriyor mu?

6)Arıtılmış atıksuda klor içeriğine bakılabilir.

7)Deşarj valfinin açılma ve kapanma kayıtlarına bakılabilir.

8)Uluslararası Atıksu Kirliliği Önleme Sertifikası'nın geçerlilik süresine bakılabilir.

 

Atıksu arıtma tesisi olmayan gemiler, MARPOL'ün minimum şartı doğrultusunda en azından tutma tankına sahip olacaktır. Belli bir süre sonunda tank kıyıya verilecek katı slaçla dolu olacaktır. Bu işlem uluslararası deşarj bağlantısı(atıksu için, sintine ve slaç) kullanılarak gemiden kıyıdaki atık alım tesisine verilir. Tutma tankından gelen boru hattı, izole edici valf ile tedarik edilmiştir.

 

-Standart deşarj bağlantısının boyutları aşağıdaki gibi olmalıdır:

-Dış Çap (OD)-215 mm

-İç çember çapı-183 mm

-Kalınlık-20mm

-Altı adet 20Ø çapında uygun uzunlukta cıvata için 6 adet 22Ø çapında delik

 

 

Kaynak:https://www.marineinsight.com/maritime-law/marpol-annex-4-explained-how-to-prevent-pollution-from-sewage-at-sea/