​

Uluslararası Denizcilik Örgütü IMO'nun ekim ayındaki toplantısında küresel yakıt kuralları ve balast suyu arıtma sistemlerinin uygulanması hakkında kararlar verilecek.

Ekim ayının sonundaki Deniz Çevresini Koruma Komitesi (MEPC) toplantısına katılacak delegeler, Balast Suyu Yönetimi Sözleşmesi (BWMC)'nin tonaj miktarıyla ilgili gerekli koşulları karşılayarak toplantı tarihine kadar yürürlüğe gireceğine ve bu sayede binlerce geminin balast suyu arıtma sistemlerinin uygunluğunu sağlayacak sektörel çapta bir programın başlatılacağına kesin gözüyle bakıyor.

MEPC toplantısı ayrıca yakıtların sülfür içeriğinin 2020 itibariyle % 0.5'e indirilmesiyle ilgili yeni bir kararın onaylanmasına da tanık olabilir. Marpol Ek VI kapsamındaki mevcut sınırın tüm dünyada %3.5 olduğu dikkate alınırsa, bu hamle denizcilik sektörü için çok önemli bir değişikliğin önünü açıyor olacak. Gemi sahipleri, yeni alt sınırdan sonra ağır yakıtların yerine daha pahalı olan damıtılmış (distile) yakıtları kullanmak zorunda kalacak.

Öte yandan, gemi sahipleri birliği BIMCO, küresel petrol ve gaz sektörü kuruluşu IPIECA ve diğer ilgili kurumların gelecekteki düşük sülfürlü yakıt kapasitesinin yeterliliğini araştırdığı bir rapor, IMO'nun hamlesi üzerine soru işaretleri düşürüyor.

Rapor, küresel yakıt rejimiyle ilgili oturumlarda dikkate alınması için MEPC'ye sunuldu.

Enerji ve çevre danışmanı CE Delft tarafından IMO'nun talebiyle hazırlanan başka bir rapor, görünüşe göre sülfür içeriğiyle ilgili yeni alt sınır için 2020 yılını uygun bulmakta ve buna engel olabilecek önemli bir sorun öngörmemektedir.

Öte yandan BIMCO-IPIECA desteğiyle hazırlanan rapor, arıtma endüstrisinin sülfür azaltımı için 2020 yılına kadar gerekli kapasiteye ulaşamayabileceğini veya gemilerde kullanılabilecek güvenli yakıtların hangileri olduğuna yönelik yeterince analiz yapamayabileceğini öne sürmektedir.

Bir sivil toplum kuruluşu temsilcisi TradeWinds'e şu yorumda bulundu: "IMO, yakıtların sülfür içeriğiyle ilgili tüm dünyada geçerli olacak yeni sınırın zamanlaması için kendi çalışmasını dikkate almaya karar verdi. Buradan, 2020 yılının uygun görüldüğü çıkarımını yapabiliyoruz."

Sülfür içeriğiyle ilgili düzenlemenin yanı sıra, BWMC'nin de toplantı tarihine denk düşecek bir zamanda yürürlüğe girmesi bekleniyor. Finlandiya'nın sözleşmeyi toplantıya kadar kabul etmiş olacağına dair verdiği güçlü sinyaller bu beklentiyi yaratıyor. Balast Suyu Yönetimi Sözleşmesi'nin yürürlüğe girmesi için gerekli tonaj miktarının karşılanması, şu an itibariyle dünya ticari filosunun % 0.13'ünü temsil eden bir ülkenin sözleşmeyi kabul etmesine bağlı. Finlandiya filosunun tonaj oranı % 1'in altında; fakat bir IMO yetkilisine göre ülkenin ticaret filosu BWMC'nin yürürlüğe girmesi için yeterli.

BWMC'yle ilgili halen sonuçlandırılmamış konular olduğu biliniyor. Buna göre, IMO'dan balast suyu arıtma ekipmanlarının onaylanmasına yönelik daha sıkı kılavuzlar (G8 kılavuzları) geliştirilmesi bekleniyor.

Bir diğer konu ise ABD'nin uyguladığı balast suyu kurallarıyla ilgili. BWMC hükümlerini ABD mevzuatındaki kurallarla uyumlu hale getirmek için IMO tarafında çalışmaların yapılacağı öngörülüyor.

Kaynak: Adam Corbett'in 2 Eylül 2016 tarihli TradeWinds Gazetesi'ndeki yazısı.